Avrupa Gıda Standartları Ajansı (EFA) palmiye yağının kanser yaptığı yönündeki açıklaması üzerine İtalya, Palm yağı içeren tüm ürünleri toplama kararı aldı. İtalya’dan sonra pek çok Avrupa Birliği ülkenin de toplatma hazırlığı içinde olduğu ileri sürülüyor. Türkiye’nin ise nasıl hareket edeceği merak konusu.
EFA: PALM YAĞI YAĞLARIN EN KÖTÜSÜ
Avrupa Gıda Standartları Ajansı (EFA)'nın 200 derece üzerinde ısıtılan palmiye yağının diğer bitkisel yağlardan daha tehlikeli olduğunu açıkladı. Küresel baronların yönetimindeki Dünya Sağlık Örgütü, Palm yağının zararlı olduğunu kabul etmiş ancak gıdalarda kullanılmasına bir sınırlama getirmeye yanaşmadı.
İTALYA HAREKETE GEÇTİ
Avrupa Gıda Standartları Ajansı (EFA)'nın raporunun ardından İtalyan makamları da bir çalışma yaptı ve rapor hazırladığı ortaya çıktı. Rapor sonrasında Palm yağı içeren ürünlerin toplatılmasına yönelik kamuoyu baskısı artınca İtalya hükümeti toplama kararı çıkardı.
Bazı firmalar ürünlerinden Palm yağını çıkarma kararı aldığını duyururken, Nutella gibi bazı firmalar ise lezzetin değişeceğini gerekçe göstererek kullanmayı sürdürdüğü kaydediliyor. Ürünlerindeki kanserojen yağları çıkarmamakta direnen batılı firmalar, düşen satışları artırmak için yeni reklam kampanyaları başlattı.
BASKILARIN ARDINDAN RAFLARDAN İNDİ
Nutella Ferrero'nun en önemli ürünü, şirketin senelik 10 milyar Avro'yu bulan satışlarının beşte biri Nutella'dan geliyor. CNN Türk'te yer alan habere göre Unilever ve Nestle gibi gıda üreticileri de palmiye yağını birçok üründe kullanıyor.
TÜRKİYE'DE DURUM NE?
Türkiye'de raflardaki ürünlerin büyük çoğunluğunda Palm yağı bulunuyor. Türkiye'nin en büyük gıda grubun bağlı bir şirketin pazara sunduğu Palm yağına yönelik Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'ndan henüz bir açıklama gelmedi. Kanser yaptığı belirlenmiş bir ürün için Türkiye'nin önlem alıp almayacağı, harekete geçecekse bunun ne zaman olacağı bilinmiyor.
HİLELERE DİKKAT!
Üreticilerin Palm yağına yönelmesinin nedeni ekonomik olması. Yasak gelse dahi pek çok firmanın etiketlere yazmadan bu yağı kullanmaya devam etmesi mümkün. Yasaklama durumunda bugün ürünlerinde Palm yağı yazan ürünlerin yeni etiketlerinde yer almaması durumunda Bakanlığın analizle gerçeği tespit etmesi gerekir. En etkili önlem ise Palm yağı ithalatını durdurmak.
BİTKİSEL YAĞLAR ZARARSIZ MI?
Palm yağının kanserojen olduğunu araştırmasının doğru olduğu fikrinden hareketle yüksek ısıl işlem görmüş diğer bitkisel yağların yararlı olduğunu söylemek imkânsız. Bugün zararsız olduğu ileri sürülse de bunu doğrulamak şimdilik güç. Ancak piyasadaki zararsız tek yağın pastörize edilmemiş Sızma Zeytinyağı olduğu bir gerçek. Türkiye'nin diğer yağlardan vazgeçip Sızma zeytinyağına yönelmesi, zeytinyağı ihracatını durdurup iç piyasaya vererek toplumun sağlığını koruması yapılabilecek en doğru adım.
Palm Yağı Operasyonunda Amaç Malezya'yı Batırmak
Son günlerde palm yağı konusunda büyük bir karalama kampanyası var.
Tam bir yıl önce bu konuyla alakalı bir oyun olduğu haberini Helal Platform olarak yine yapmıştık. Burada herhangi bir firmayı yada markayı aklama çabasında değiliz 80'li yıllarda zeytinyağımız ve tereyağımız üzerinden oynanan oyunların bir benzerinin oynanmaya çalışıldığını göstermek durumundayız.
Aşağıda vereceğimiz çarpıcı rakamlarla oynanan oyunun neden ileri geldiğini açıkça ortaya koyacaktır.
Geçmişi yaklaşık 10 yıl öncesine dayanan palm yağı günümüzde birçok üründe kullanılıyor. Marketlerde ürünlerin hemen hepsinde rastlamanız mümkün. Ancak 10 yıl öncesine kadar palm yağının yerine mısır yağı kullanılıyordu. Mısır yağında ise dünyanın en büyük üreticisi ülke olarak ABD'nin çıkması tezgahın kaynağını açıklamaktadır.
Dünya Mısırözü Yağı üretimi, ülke bazında (2010) milyon ton
ABD 1.149.000
AB-27 255.000
Çin 210.000
Japonya 98.000
Brezilya 81.000
Güney Afrika C. 75.000
Güney Kore 53.000
Kanada 52.000
Türkiye 37.000
Diğer 340.000
Toplam 2,35 milyon ton
Bir de palm yağı üretim oranlarını değerlendirelim.
2016 yılı itibari ile Malezya ve Endonezya %31 ve %54 oranları ile toplamda %85'lik toplam oranla palm yağının ana üreticileridir. Aşağıdaki tablo 2010 yılına ait dünya yağ üretimini göstermektedir. Bu verilerden 5 yıl öncesinde %38'lik oranla mısırözü yağı yani Amerikan sermayesi ilk sırada yer alıyordu. Günümüzde ise neredeyse tamamen pazarını kaybetmiş durumdadır.
Dünya Bitkisel Yağ üretimi (2010) milyon ton
Palm yağı 42.00
Soya yağı 39.55
Kanola yağı 21.90
Ayçiçek yağı 9.77
Pamuk yağı 5.10
Mısırözü yağı 2.35
Diğer 11.88
Toplam 132.55
Palm yağının zararsız olup olmadığı kullanım şartlarına göre değişir ki bu koşullar bütün yağlar için geçerlidir. Palm yağında kanserojen toksiklerin açığa çıkmasına neden olan 200 derecelik sıcaklığa maruz kalma durumu diğer bütün yağlarda aynı etkiyi göstermektedir.
Palm yağı, Elaeis guineensis olarak bilinen, Malezya, Batı ve Orta Afrika ile Endonezya gibi Müslüman ülkelerde tarımı yaygın olarak yapılan yağlı meyvenin pulp kısmından (yağ oranı %50) elde edilen ve oda sıcaklığında yarı katı olan bir yağdır.
Meyvenin çekirdeğinden elde edilen ve laurik asit (%40-52) içeriği yüksek olan yağ ise palm çekirdeği yağı olarak bilinmektedir. Gıda sanayinde diğer yağlara göre ucuz olması sebebiyle sıklıkla kullanılmaktadır.
Palm yağı pişirme yağı olarak, margarinlerde ve çeşitli hazır gıdalarda kullanılmakta olup, FAO (BM Gıda ve Tarım Örgütü) ve WHO'nun (Dünya Sağlık Örgütü) ortak kuruluşu olan uluslararası CODEX Allimentarius Komisyonu tarafından, 17 yemeklik yağ çeşidinden biri olarak da kabul edilmektedir.
2006 yılında çıkarılan ve yürürlükteki 5553 sayılı kanın kadim / atalık /ananevi / eski / fıtrî / tabii tohumlarla ilgili pek çok konuda yasaklar getiriyordu. Genetik yapısıyla oynanıp hibrit adı altında satılan tohumları dayatan ve tabii tohumlara yönelik yasak getiren kanunun değişmesi için CHP, TBMM'ye teklif sundu. Gıda Hareketi olarak tüm siyasi partilere bu teklifi destekleme ve bir an evvel kanunlaştırma çağrısı yapıyoruz.
Alman ilaç ve kimya devi Bayer, yabani otlara karşı kullanılan glifosat maddesinin kansere yol açtığı gerekçesiyle hakkında açılan davalarda anlaşma yoluna gitti. Bayer, davacılara 10 milyar 900 milyon dolar ödeyecek.
Türkiye’de GDO’lu tohumun üretim ve satışı yasak olmasına rağmen büyük bir skandal ortaya çıktı. Tarım ve Orman Bakanlığının her türlü deneme ve incelemeleri yapılarak satışına izin verilen belgeli tohum da bile GDO tespit edildi.
Karpuzun içindeki çatlaklar çok büyük bir tehlikenin habercisi olabilir. Bu çatlaklar, forchlorfenuron adındaki büyümeyi artırıcı kimyasalın sonucunda oluşuyor.
Fransız bilim adamlarının yaptığı araştırma, günde fazladan 100 mililitre şekerli içeceğin, kansere yakalanma riskini yüzde 18 artırdığını gösterdi.
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakültesinde bir grup bilim insanı, deney hayvanlarıyla yaptığı çalışmada, yayık tereyağının 'öğrenmeyi olumlu etkilediğini', 'margarinin ise 'depresyonu tetiklediğini' tespit etti. Kaynak: Bilim adamları margarin, ayçiçek yağı, zeytinyağı ve tereyağını inceledi sonuç şaşırtıcı
Akredite laboratuarda yaptırdığım analiz sonuçlarında aflatoksin içermeyen süt bulamadım. Tamamen önlenebilir bu durum üretici hatası olup, sütü işleyen firmalarla hiçbir ilgisi yoktur.
Ülkemizde, dünya sığır ırkları listesine girmiş 4 ana sığır ırkı bulunmaktadır.
Sağlık ve Gıda Güvenliği Hareketi'nin dünyada bir benzeri daha olmayan Ambalajlı İçme Suları Raporu yayınlandığında başta su firmaları olmak üzere Sağlık Bakanlığı'nın saldırısına maruz kalmıştı. Suç duyurularında bulunulmuş ancak savcılar Gıda Hareketi yetkililerini haklı bulmuştu.
Yorum Yap
Yorumlar